Merhaba ! Final haftasından sonra her şeyi bir saldım ki size anlatamam hevesle aldığım kursları bile bitirebilmek için sürünüyorum dolayısıyla yine burayı boşladım.
Yeni bir haftaya belki izlersiniz ya da okursunuz diye bir dizi ve kitap önerisiyle geldim. Nasıl yani hem okumak hem izlemek diye düşünmüş olabilirsiniz hemen konuya bir açıklık getiriyorum. Netflix’in geçtiğimiz haftalarda çıkardığı dizisini hepiniz görmüşsünüzdür; Ateşböceği Yolu. Aslında Kristin Hannah’ın yine aynı isimli “Ateşböceği Yolu” adlı romanından diziye uyarlanmış.

Konuyu şöyle bir özetlersek eğer; 70’li yıllarda yolları kesişen iki küçük kızın(Kate ve Tully) uzun yıllar süren dostluğu, aşkları, kalp kırıklıkları, mutlulukları, hüzünleri anlatılıyor, farklı yollara girseler zaman zaman kavga etseler de birbirinden hiç ayrılmayan iki kız arkadaşın hikayesi. Kitapta en sevdiğim şey 70’li yılları da 80’leri de 90’ları da çok güzel ele alıp bütün dönemleri de atlamadan anlatmasıydı.
Ben kitabı yıllar önce çok yakın bir arkadaşımla beraber okumuştum fakat baya yıllar önce olduğu için dizideki olayları hatırlamam biraz zor oldu. Hatta ilk diziyi gördüm, Aralık ayıydı galiba fragmanını izledim bu kitaba Kristin Hannah’ın aynı isimli romanına çok benzettim baktım isimde aynı dedim acaba kitabı mı dizi yaptılar. Daha sonra dizi yayına girince Netflix’den bildirim geldi bir bakayım derken 2 günde diziyi bitirdim. Şimdi gelelim dizi ve kitap hakkındaki eleştirilere, düşüncelere.
Kitap tamamiyle arkadaşlığın dostluğun anlatıldığı bir kitap , okursanız başından sonuna kadar elinizden düşüremeyeceğinizden eminim. Okurken bazı yerlerde o kadar çok ağlıyorsunuz ki bazen Kate bazen Tully oluyorsunuz her iki karakterde de kendinizi buluyorsunuz. Kitap oldukça dram yüklü aslında tabi bazı yerlerde trajikomik ayrıca ilerisi içinde düşündüren bir kitap o zamanlar yani okuduğum zamanlarda arkadaşlığın ne olduğunu tam olarak bilmiyordum mesela ama şimdi anlıyorum kitabın ne anlatmak istediğini.
Ayrıca kitabı okumayı düşünürseniz mutlaka yakın bir arkadaşınızla beraber okuyun çok zevkli oluyor.

Dizi aslında beklediğim etkiyi vermedi benim okurken kafamda yazıp yönettiğim senaryo bence çok daha güzeldi. Okurken o çok ağladığım kısımların dizideki duygusu bana geçmedi, bilmiyorum yani daha iyi olabilirdi kitap bu kadar güzelken diziyi de daha güzel yapabilirlerdi.
Kitabını beraber okuduğum yakın arkadaşımla dizi hakkında konuşurken o, dizide bazı olayların da değiştirildiğini söyledi ben açık konuşmak gerekirse olayların hepsini kronolojik sırasıyla hatırlamıyorum okuyalı neredeyse 5-6 yıl olmuştur. Yani olayların değiştirildiğini çıkarıldığını da düşünürsek dizi kitabı okuyanlar için fos.
Eğer kitabı okumam ben diziyi izlerim derseniz de muhtemelen diziyi severseniz.

Ateşböceğinin Şarkısı da Ateşböceği Yolu’nun devamı niteliğinde bir kitap. Diğer kitabı okuyup severseniz de mutlaka bunu da okuyun. Kitabın konusunu anlatamayacağım diğer kitabın devamı gibi olduğu için spoiler vermek istemem.
Yazıyı bitirirken ufak bir hatırlatma, bana sayfa hakkında ya da yazılar hakkında lütfen yazmaktan çekinmeyin hatta yazarsanız çok memnun olurum. Umarım bu yazı da hoşunuza gitmiştir, Bir dahaki yazıya görüşmek üzere hoşçakalın.


Yorum bırakın